CLICK HERE FOR THOUSANDS OF FREE BLOGGER TEMPLATES »

BU BLOG EVLİLİK GİBİ KUTSAL BİR YOLA İLK ADIMLARINI ATMAK ÜZERE OLAN ÇİFTLERE BİLGİ VERMEK VE DEĞİŞİK FİKİRLER SUNARAK EVLİLİKLERİNE GİDEN YOLDA ONLARA YARDIMCI OLMAK AMACIYLA KURULMUŞTUR...MUTLULUKLAR...

8 Eylül 2008 Pazartesi

Aile hayatına etki eden faktörler

a) Evliliğe kara vermede etkisi olan faktörler
Evlilik iki kişinin ortak bir yaşamı paylaşmasıdır. Birbirlerine karşı sorumluluklarını yerine getirmeleri, destek olmaları,uyumlu olmaları gerekir. Bunların sağlanabilmesi için öncelikle kişilerin uygun yaşta bulunmaları gerekir.Türk Medeni Kanunu’na göre 18 yaş,kişinin reşit sayıldığı yaştır.Kişi kendi başına evlenme hakkını bu yaşta kazanır.Çocuk denecek yaşta insanları evlendirmek son derece sakıncalıdır.İnsanlar,yaşla birlikte fiziksel ve duygusal olgunluğa erişmektedir.Gerekli fiziksel ve duygusal olgunluğa erişmemiş kişilerin evliliğin sorumluluğunu yüklenmesi ve yerine getirmesi mümkün olamaz.
Evlilik kararı vermede, önemli bir noktada kişilerin aileyi geçindirecek ekonomik olgunluğa ulaşmasıdır.
Evlenecek kişinin toplumum sosyal kurallarına uyum sağlamış, dengeli ve sağlıklı ruh yapısında bulunması gerekir.
Gençlerin, evlenmeye karar vermeden önce öğrenimlerini tamamlamaları ve erkeklerin askerliklerini yapmış olmaları uygun olur. Çünkü askerlik gibi evden uzak süreli uzak kalmayı gerektiren bir görev evlilikte pek çok problem yaşanmasına neden olabilir.
Evliliğe karar verecek olan aile evlenecek bireylerdir. Aile baskısıyla yapılan evlilikler mutsuz sonlanabilir. İki kişi birbirini değerlendirmeli ve evlenmeye kendi isteğiyle karar vermelidir.Sosyal,ekonomik,eğitim durum, kültürel yapı ve kişilik özellikleri bakımından benzer özelliklere sahip olması gerekir. Eşler arasında anlayış ve paylaşma olabilmesi için bu konuda birbiriyle uyumlu olmalıdır.
Toplumumuzun en önemli sebeplerinden biri de akraba evlilikleridir.Yabancıya kız vermeyelim, mal bölünmesi gibi nedenlerle yapılan aile içi evlilikler bazı genetik hastalıkların çocuklarda görülmesine yol açmaktadır.Zeka gerilikleri ,enzim eksikleri, kan hastalıkları (hemofili gibi), yarık dudak, vücut anormallikleri gibi,anneden babadan çocuklara genlerle geçen hastalıkları bu duruma örnek olarak verebiliriz.
Aynı genetik özelliklere sahip oldukları için aile içi evlenmelerde, hastalıklı çocuk olasılığı çok yükselmektedir.Halbuki kan bağı olmayan aileler arasında evlilik yapılırsa, bu genlerin bir araya gelme olasılığı çok zayıftır.
b) Aile hayatına etki eden faktörler
İki farklı insanın evlenmesiyle meydana gelen aile, doğan çocukların ruh ve beden sağlığı açısından çok önemlidir. Sevgi ve hoşgörü dolu, huzurlu, sıcak ve karşılıklı saygının bulunduğu bir ortamı,çocukların ruh sağlığının olumlu yönde gelişmesini sağlar.Pek çok ruhsal hastalıkta temele inildiği zaman uyumsuz bir aile ortamı görülmektedir.Huzursuz, uyumsuz aile ortamı çocuğun ruhsal yapısında düzeltilmesi çok zor hasarlara yol açmaktadır.Halbuki çocuğun ilgiye ,şefkate ihtiyacı vardır. Bu yüzden anne ve baba arasındaki aşırı geçimsizlik, sık kavgalar, huzursuzluklar öncelikle çocukları etkilemektedir.
Ailede bütünlüğün korunması için, bireylerin görev ve sorumluluklarını karşılıklı olarak yerine getirmesi gerekir.Anne ve babanın tamamen aynı kişilikte, aynı düşüncede, aynı zevklere sahip olması beklenemez.Önemli olan birbirlerinin düşüncelerine saygı göstermeleri, makul tartışma sınırları içinde ortak karara varmaları ve uyum içinde hareket etmeleridir.Tartışma, kavga etmek için değil, problemlere çözüm bulmak için yapılmalıdır.Problemleri görmezlikten gelip tartışmaktan kaçmakta yanlıştır.Uygun bir ortamda problemler ortaya konulmalı, karşılıklı hoşgörü içinde, kendini karşısındakinin yerine koyarak ortak çözüm aranmalıdır.
Toplumumuzda ailenin geçimini sağlamak için kadın ve erkek birlikte çalışmalıdır.Evdeki işlerde de birbirlerine yardımcı olmalıdırlar.Herkes kendi sorumluluğunun ve görevinin bilincinde olmalıdır.Böylece aile, toplumun sosyal kurumlarıyla ilişkisini sağlıklı olarak sürdürebilir.Diğer ailelerle ilişki kurar, bayram, düğün, yıl dönümü gibi özel günlerde onlarla sevinç ve neşelerini paylaşır.
Unutulmamalıdır ki sağlıklı ailelerden oluşan toplumlar da sağlıklı olur.

0 yorum:

Google